Bal Yapmayan Arı
(Tribün Deyimlerimizden...)
Kimdir bu topçu?
- Çok koşup bunu bir sonuca bağlayamayan mı?
- Yani boş boş koşan?
- Gol pası veremeyen mi?
- Ya da gol atamayan?
- Seyirciye hoş gelen hareketler yapamayan mı,
- yani bir Ali Beykoz, bir Altan, daha öncelerinden söylersek bir Ümit, bir Kayhan, bir Feyzullah olamayan mı
- "bal yapmayan arı" diye hakir görülen futbolcu?
- Çalımlarla orta sahadan rakip ceza sahasına süzülemeyen futbolcu mu?
- Bir kere bu bal yapmayan arının kaleci olmadığı kesin.
- Defans oyuncularından biri de değildir.
- O zaman orta sahadan bir oyuncudur bu.
- Golcüler için de söylenmez bu söz.
- Onlar golü bir şekilde atar ve vaziyeti kurtarır.
- Kendi etrafında dönen,
- gölgesine çalım atan,
- topu ileriye taşıyamayan,
- koşup mücadele eden
- ama bu mesai sırasında pek iş çıkaramayan,
- bal yapmayan arı olur (mu?).
- Ama çoğu zaman seyirci bu tahlilde yanılır.
- Çünkü o, acilen sonuca odaklanmıştır.
- O çok koşan fakat gol pozisyonuna giremeyen (ki işi bu değildir o oyuncunun) futbolcunun arka planda ne kadar çok iş yaptığını göremez bile mevzuu bahis seyirci.
- Kendine göre her şey ortadadır: Kaç gol attı bu adam?
- Cevap tatmin etmez kimseyi,
- o zaman bal yapmayan bir arı vardır sahada…
- Oysa böyle eleştirilen futbolcular
- yanındaki takım arkadaşlarını koşularıyla rahatlatmıştır,
- rakibin oyununu bozmuştur,
- belki top kaptırmıştır
- lakin daha çok top kapmıştır;
- defans ile forvet arasında lojistik bir köprü olmuştur,
- orada bir ton işi kolaylamıştır,
- takımı dinlendirmiştir,
- kritik paslarıyla gol kapısının kilidini açmıştır;
- maçtan sonra mezeleri hazırlamış,
- rakıyı almış,
- mangalı yakmış,
- kebabı şişlemiş,
- pirzolayı soslamış,
- masayı kurmuştur.
- Evet, bir oyun içinde mücadele edip de sonuca katkısı olamayan futbolcular vardır.
- Ama bu durum çoğunda geçicidir,
- onun karakteristik özelliği değildir.
- Oyuncu gün olur sahada yoktur bile, gün olur maçı kurtarır.
Netice itibariyle arının bal yapıp yapmaması çoğu zaman ahval ve şeraite göre değişen bir haldir dostlar.